Herkese merhaba! İstanbul'a taşınalı tam 2 sene oldu. Buraya yerleşmeden önce bu şehir çok gözümde büyümüştü çünkü İzmir gibi sakin bir şehirden nerdeyse her sokağında trafik olan İstanbul'a yerleşmek benim için büyük bir olaydı. Hatta o kadar buraya alıştım ki İzmir'e gittiğimde bir yerden bir yere çok çabuk ulaştığımda garipsiyorum. Gerçekten de İstanbul'a yerleşince burdan hem nefret ediyorsunuz hem de buraya her geçen gün aşık oluyorsunuz bana burda yaşamadan anlayamazsın diyorlardı. Şimdi aynı şeyi ben İstanbul dışında yaşayan arkadaşlarıma söylüyorum :)
Bu hafta Anadolu Yakası'nın sakin Ataşehir semtinden karşıya, Beyoğlu'na taşınıyorum ve beni hem sevindiriyor hem de deli gibi korkutuyor çünkü Anadolu Yakası daha bir İzmir sakinliğindeydi. Taşındığıma seviniyorum aslında ben burada yaşadığım halde iki kıtanın olayını anlamıyordum. Benimki gibi erkek arkadaşınız karşıda oturuyorsa ayrı şehirlerde gibi oluyorsunuz. Korkunç!
Her neyse dostum Levent ile İstanbul'da yeni yerler keşfedip çekim yapmaya bayılıyoruz. Gerçekten de bu şehir ne kadar büyülü bir yer! Her seferinde gezdiğimiz yerlerde bu şehrin mimarisine ve kültürüne aşık oluyoruz. Moda bizim en favori mekanlarımızdan birisi. Gezerken diyet yaptığımız için Stuff'ı görüp kendimizi hemen oraya attık Elvis'in Kahvesi isimli smoothie çok lezzetliydi mutlaka denemelisiniz.
Bu kaban her zaman kurtarıcım oluyor çok minimal ve çok şık bayılıyorum!
Sizin Avrupa Yakası'nda yaşam hakkında tavsiyeleriniz varsa mutlulukla öğrenmek isterim :)
Mutlu haftalar
XOXO
Coveralls: Stradivarius / Coat: Koton / Bag: Forever New / Shoes: Boyner / Sunglasses: Ray-Ban Clubmaster
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder